ERDOĞAN\'IN YAVERİ VAHDETTİN\'İN YAVERİ
KOCAELİ’nde sersemin teki, şöyle bir şey zırvalamış:
Erdoğan’ın yaveri Erdoğan’a ihanet etti.
Vahdettin’in yaveri Vahdettin’e ihanet etti.
Bütün yaverler hain.
Erdoğan’ın yaveri kimdi?
Kim olacak?
Sümüklü bir vaiz bozuntusuna iradesini teslim eden, halkın üzerine ateş açan bir kalkışmaya omuz veren, emperyalistlerin amaçlarına hizmet eden, milletine kalleşlik yapan zavallı bir ödlektir.
Peki Vahdettin’in yaveri kimdi?
Kim olacak?
Zelil ve perişan bir imparatorluğun küllerinden bir umut doğuran, kelle koltukta yollara dökülen, hakkında çıkarılan idam fermanlarına zerre aldırmadan milletinin istiklali için savaşan, en umutsuz andan büyük bir umut doğuran ATATÜRK’tür.
İki yaveri değil birbiriyle kıyaslamak...
Aynı anda akla getirmek bile...
“Ben şerefsizin tekiyim” diye bağırmak gibi bir şeydir.
Sadece bu da değil!
İşin içinde bir de...
Yunan adasına gitmeyi bile reddeden Tayyip Erdoğan’ı, İngiliz gemisine binip kaçan Vahdettin’le özdeşleştirmek gibi bir şapşallık da var.
Kısacası...
Şerefsizce bir şapşallık ya da şapşalca bir şerefsizliktir söz konusu olan.
SÖZCÜ\'YE OPERASYON YAPILACAĞINI BİNALİ BEY\'İN BİLMEMESİ
KEMAL Kılıçdaroğlu şöyle bir açıklama yaptı:
“Binali Bey’e ‘Sözcü’ye, Cumhuriyet’e operasyon yapılacak dedim. ‘Olur mu öyle şey Kemal Bey’ diye cevap verdi. Ama sonra operasyon oldu.”
Kemal Bey’in anlattığı bu anekdot, Binali Bey’in aleyhine değil, tam tersi lehine...
Çünkü Binali Bey...
“Evet, Sözcü’ye ve Cumhuriyet’e yapılacaklardan haberim yoktu. Çünkü bizde yargı bağımsızdır. Yargının atacağı adımları benim bilmem mümkün değil” diyebilir.
Acaba Kemal Bey, böyle bir cevaba hazır mı?
Bilemiyorum Altan.
AÇIK ÖRTÜLÜ FALAN DEMEDEN BÜTÜN KADINLARA HAKARET
İSMAİLAĞA Cemaati’nden Metin Balkanlıoğlu diye bir adamın vaazlarına maruz kalıyorum birkaç gündür.
İzlenimlerim şunlardır:
Bir hocadan ziyade çok başarısız bir stand-up’çıyı andırıyor.
Ağzından bir tanecik bile hikmetli söz çıkmıyor.
Kadınlara kıyafetleri nedeniyle aşağılık bir dille saldırıyor.
Kadınlara saldırırken örtülü / örtüsüz ayrımı yapmıyor.
Başörtüsüzlerin iffetine ve namusuna dil uzatmaktan çekinmiyor.
Başörtülülerin de örtünme biçimlerine karışmayı kendine hak görüyor.
Keşke başı açık, başı örtülü kadınlar bir araya gelip...
Şu adama karşı ortak bir eylem yapsalar.
PARTİ LOGOSU: KINALI EL
MERAL Akşener’in partisinin logosu “kınalı el” olacakmış.
Parti tutar tutmaz, bilemem.
İş yapar iş yapmaz, bilemem.
Ama “kınalı el”i parti logosu yapma fikri, çok iyi bir fikir.
Çünkü “kınalı el” sembolü...
Çok yerli, çok etkileyici, çok akılda kalıcı, çok aşina, çok anne, çok milli, çok Anadolu bir sembol.
BABASININ ÖLDÜĞÜ GÜN SAHNEYE ÇIKAN SANATÇI
HALİL Sezai dostumuz babasının öldüğü gün sahneye çıkmış.
Babasına rahmet, kendisine başsağlığı diliyorum.
Ama hiç kusura bakmasın Halil Sezai.
Ben bu konuda Haluk Bilginer’ciyim.
Haluk Bilginer, bu alanda raconu şöyle kesmişti:
Ben ‘babam öldü ama hâlâ sahneye çıkarım’ yavşaklığına asla inanmam.
Ben babam ölürse sahneye filan çıkmam.
K.çımı yesin herkes.
ŞU BAŞLIĞI AKİT ATSA
“BU kadınlara kim tecavüz etmek ister?”
Tarihin görüp göreceği en rezil, en pespaye demeci bu...
Cumhuriyet gazetesi, bu rezil demeci “yorumsuz” yayınladı.
Sanki dünyanın en normal demeciymiş gibi...
6 saat sonra da gelen tepkiler üzerine haberin başlığına hafif bir “yorum” kattı.
Şunun bir benzerini Akit yapsa...
Üzerinde tepinecek olanlar sustu, susacak olanlar ise üzerinde tepindi.
KERKÜK KİMİNDİR SORUSUNA CEVAP VEREN TÜRKÜLER
NERMİNE Memedova ve Sinan Seid’den “Evlerinin Önü Yonca” türküsünü dinlediğinizde...
Abdurrahman Kızılay’dan “Altın hızma mülayim” türküsünü dinlediğinizde...
Yine Abdurrahman Kızılay’dan “Kalenin dibinde taş ben olaydım” türküsünü dinlediğinizde...
Mehmet Özbek’ten “Mum kimin yanan Kerkük” türküsünü dinlediğinizde...
Abdülvahit Küzecioğlu’dan “Kâr etmez ahım sen gülizara” türküsünü dinlediğinizde...
Abdulvahap Sait’in derlediği “Beyaz gül, kırmızı gül, güller arasından gelir” türküsünü dinlediğinizde...
“Kerkük kimindir” sorusunun cevabı kabak gibi ortaya çıkar.
EYVAH RESTORASYON
RESTORASYON adı altında tarihi her binayı gıcır gıcır yaparak katlediyorlar ya...
İşte bu nedenle ne zaman “restorasyon” kelimesini duysam, hemen “eyvah” diyorum.
Ve şimdi de sırada Bodrum Kalesi var.
Yetkililer kaleyi restore edecekmiş.
Eyvah ki eyvah!
Bence güzelim Bodrum Kalesi’ni, gıcırlaşmadan önce son kez görmekte yarar var.
KOCAELİ BELEDİYESİ\'NDEN AÇIKLAMA
SAYIN Ahmet Hakan...
‘Sanki Almanlar yapmış gibi’ başlıklı yazınızda basına ve sosyal medyaya konu olan Erdoğan büstü haberine yer vermişsiniz.
Kocaeli büyük bir şehir. İlçelerinden biri de İzmit. Bahse konu olay İzmit ilçesinde yaşanmıştır. Alıntıladığınız cümle de İzmit Belediye Başkanı’na isnat ediliyor.
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin konuyla bir ilgisi olmadığı gibi Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı’nın konuya dair bir açıklaması yoktur. / KOCAELİ BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ
Kaynak: Hürriyet
