• 19.04.2024 Cuma
    • USD Alış : 32.4324, USD Satış : 32.5624
    • EUR Alış : 34.6316, EUR Satış : 34.7704
    • SAR Alış : 8.5870, SAR Satış : 8.7325



  •  

     

    CHP

    AKP

    MHP

    Büyükşehir

    344.301

    339.411

    129.400

    İlçe Belediyeleri

    296.839

    324.996

    163.354

    İlçe Meclisleri

    294.169

    316.671

    160.047

    Yukarıda paylaştığım tabloya bakıldığı zaman 7 Haziran 2014 seçiminde Büyükşehir Belediye Başkanı’nın belediye meclisinin oy toplamından yaklaşık 50 bin fazla oy aldığı görülmektedir.Biraz geriye gidersek anlatacağım konular öngörü açısından önemli bir husustur.2011 yılında başlayan ve yıllar süren Suriye’de ki iç karışıklık kısa bir süre sonra dalga dalga yayılarak sınır komşusu olmamız nedeniyle kapımıza dayanmıştı.Tam da seçim dönemine yakın bir zamanda bu olayların tırmanması bölge halklarını tedirgin etmiş ve uluslararası güçlerin ortadoğu’da oynamak istedikleri oyunun fragmanları sahnelenmeye başlamıştı.Hatay en tedirgin illerin başında yer alıyordu.Yanı başımızda her geçen gün artan patlamalar,çatışmalar sivil ölümlerin yükselen sayısı özellikle Suriye ile aramızda ki akrabalık ve dostluk ilişkileri açısından derin yaralar açmıştı.AK Parti’nin dış politikada aldığı yanlış kararların başında dönemin dışişleri bakanı Ahmet Davutoğlu vardı.Davutoğlu yükselen tansiyonun dozunu her geçen gün daha da arttıran söylemlerle adeta yangına körükle giden politikalar sergilemişti.Kısacası bölge yangın yeri gibiydi.Ekonomi durma noktasına varmış,korku ve endişe artmış,yanı başımızda feryat figan yükselen tansiyon durmak bilmemiş tam aksine daha kötü bir dönemin habercisiyken bu kez gezi olayları cereyan etmiş zaman su gibi akıp geçmiş ve Türkiye 7 Haziran 2014’ mahalli idareler seçimi kapıya dayanmıştı.Dönemin Adalet Bakanı Sadullah Ergin AK Parti’nin Hatay Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olarak ilan edilmiş o arada ise geçmişte aynı partide mesai yapmış birlikte siyaset yaptığı Antakya Belediye Başkanı Lütfü Savaş bu kez CHP’den karşısına dikilmişti.Halkın iktidara karşı dinmek bilmeyen öfkesi artarken o dönemlerde Sadullah Ergin’in alevi bir hâkim için Başbakan’la arasında geçen konuşmanın ses kayıtları internete düşmüştü.Adalet Bakanı’nın mezhepçi ve ayrıştırıcı konuşmaları Hatay halkının tepkisini çekmiş daha sonra Bakan Ergin tarafından peş peşe kırılan potlar Lütfü Savaş’ın önünü açmıştı.Son olarak seçime birkaç gün kala Suriye’nin kesep kasabasında sivil halka yönelik çok büyük katliamlar gerçekleşmiş ve orayı ele geçiren kökten dinci radikal İslami grupları Türkiye’de yaşayan Alevileri hedef göstererek sıranın kendilerine geldiğini duyuran propagandalarla birkaç kilometre mesafeden Hatay’da yaşayan etnik gruplara tehditler savurmuştu.O günlerde artan olaylar CHP seçmeninin beklemese de mecburen destek verdiği adaya sarılmış ve buna tüm sol grupların yanı sıra CHP’nin sağdan oy almadığı kesimleri de içine katarak toplumsal birlik ve beraberlik çerçevesinde sandığa gitmişti. Sadullah Ergin’in seçim kaybetmesini sağlayarak dış politikada sergiledikleri tutumun yeniden gözden geçirilmesi ve Hatay’da tüm renklerin bir arada yaşadığı gerçeği Lütfü Savaş’a seçim kazandırmıştı.CHP sol gruplardan (HDP-TKP-ÖDP-SYKP-DSP)’den yaklaşık 30 bin oy ve oy alamadığı sağ kesimden(MHP-BBP-SAADET)Lütfü Savaş’ın adaylığıyla yaklaşık 20 bin ekleyerek toplamda 50 bin civarında emanet oy almıştı.Asıl mesele bundan sonra ki beş yıllık süre zarfında başladı.CHP Başkan Savaş’ın partide önemli atamalarla kadrolaşmaya gideceğini beklerken Başkan Savaş CHP kimliğini bir kenara bıraktığını ve Hatay’da sadece belediyecilik kimliğine bürünmesi gerektiğinin altını çizdi.Suriye olaylarının normalleşme sürecine dönüşünden sonra Başkan Savaş ne personel alımlarında,ne daire müdürleri,ne daire başkanlıkları,ne de genel sekreterlik ve yardımcılıkları makamında parti referansını esas alıp memnuniyet ölçüsünde çalışma yürütmediği için tartışıldı.Kendi uygun gördüğü isimleri asalet vermeden vekâleten çok etkin olmayan noktalarda gaz aldığı konuşuldu.Geçmişte CHP’ye emanet oy veren sol grupları beş yıl boyunca hatırları dahi sorulmadığı yakınılan en önemli konulardan biriydi.Bu süreç ilerlerken başkan Savaş’ın düzeleceğini umut ederek git gide taviz veren parti kurmaylarıyla makas daha da açıldı.Başkan Savaş bu defa HBB’nin yönetimiyle yetinmedi parti içi dengeleri bilmediği tanımadığı halde kimin delege,kimin yönetici,kimin ilçe ve il başkanı,kimin belediye başkanı,kimin milletvekili,kimin parti meclis üyesi,kimin nerede ne göreve geleceğini tayin etmeyi kendine vazife edindi.Güç zehirlenmesi giderek artarken bu sürece en büyük desteği veren ise maalesef genel merkezin bazı kurmayları ve partinin başında ki isim Kılıçdaroğlu oldu.CHP seçmeni bir yandan partisinin HBB başkanından beklentilerini karşılayamadığı için gerilmeye başlarken diğer bir yanda parti içi meselelere müdâhil olmasından duyulan rahatsızlığın sesini yükseldi.Parti içi husumet ve çatışmalar derinleşti.Hizmet konusunda âdete cezalandırılma noktasına gelen bazı bölgelerin seçmeni HBB’den beklediği hizmeti haykırdıkça orası bizim yetkimiz dâhilinde değil ilçenize gidin cevabıyla karşılaştı.Oysa seçmen oyunu CHP’ye vermişti ve HBB’nin kazananı CHP olarak görüyordu.Tüm bu gerçeklerden sonra CHP üst yönetimi mevcut başkanıyla mutlu mesut ilişkilerini bozmamak adına olacak ki Hatay’da yeniden Lütfü Savaş’ı aday gösterdi.Lütfü Savaş’ın güçlü yönlerine bakacak olursak insanlarla sıcak ilişkileri bakımından sempatik,bilgi birikim bakımından ise kendini her defasında yenileyen bir gerçeği taşımaktadır.Kendisi ve değerli eşini şahsen tanıdığım günden bu güne kadar insani yönleriyle altını çizerek söylüyorum hakikaten takdir etmişimdir.Lakin siyasi kararlar ve çalıştığı kadronun istisnaları hariç ifade etmek gerekirse tam bir hayal kırıklığıdır.Etrafını saran eyyamcı tipleri iddia ediyorum ki kendi mahallelerinde parti kimliğini kullanmadan aza bile seçilemezler.

    Peki!

    Başkan Savaş etrafını saran eyyamcılarla alakalı hiç mi bilgi edinmiyor? Fazlasıyla ediniyor. Lakin buna rağmen onları yanından uzaklaştırmayışı ortaya şu gerçeği koyuyor. Başkan Savaş etrafında düşünen,sorgulayan,eleştiren,daha iyiyi hedef koyabilen başarılı,ikbal vadeden,örgütlü ve güçlü isimlerden hoşlanmıyor onları kendine potansiyel rakip görerek adeta dozer gibi üzerlerinden geçmeği tercih ediyor.Haliyle aldığı yanlış kararlardan sonra muhalefet cephesini oldukça büyüyor.CHP içinde taraf olmasından ötürü büyüyen muhalefet rüzgârıyla yetinmeyen Başkan Savaş önüne geleni devirme şiarıyla Ticaret Odası seçimine direk müdahale etme hakkını kendinde görüp tepki rüzgârının hızı arttı.Yetinmedi esnaf ve sanatkârlar odası seçimlerine aynı kararlılıkta vuruşlar denedi.Gazeteciler cemiyeti seçimine taraf oldu.Derken tepkiler neredeyse fırtına şiddetinde kendisine geri döndü ve desteklediği tüm adaylar seçim kaybetti.Oysa karşısına aldığı tüm unsurlar kendisine çok büyük destek vermiş oy vermişti.Tüm bu gerçeklerden sonra bir durulma dönemi başladı ve şimdi kendisi aday olarak sahneye çıktı.Tabi büyüyen muhalefet Başkan Savaş’a cevaben bir refleks gösterir mi göstermez mi? Onu sandıkta anlayabiliriz.Süreç hızla devam ederken Başkan Savaş’ın Hatay Spor ’un başarısına kattığı olumlu rüzgâr takdir buldu.Gastronomi dalında bir ilki gerçekleştirdi fakat bu konuda toplum ikiye bölündü kimine göre daha öncelikli sorunlar varken kaybedilen zaman ve maddi kayıp yanlış kullanıldı,kimine göre de olumlu karşılandı.Spor faaliyetlerine verdiği destekler olumlu karşılanırken,diğer bir yandan ilk adaylığında büyük bir gösteriyle açıkladığı 160 projede havada kalanlar muhalefetin en önemli kozu haline dönüştü.Expo 2021’in gerçekleşmesi için ciddi girişimlerde bulundu fakat diğer yandan Samandağ ve Altınöz bölgesinde büyük hacimle iş yapan fidan yetiştiricilerinde büyük hayal kırıklıklarıyla kırgınlıklar yarattı.600 bin zeytin fidanı ihalesi Bursa esnafına kazandırıldı.HADO projesini ilk sefer gününe davet çıkartacak kadar gerçekçi anlattı,akabinde engellendiğini iddia ederek resmiyette lokasyon için izin ve resmi girişimleri belgeleyemedi.Bir taraftan yıktı bir taraftan yaptı felsefesiyle siyasetini beş yıllık sürecin sonuna geldi.Bu saatten sonra tüm artılarını ve eksilerini elbette tartacak olan irade halkın sandıkta göstereceği iradedir.Yarınki son yazımda,toplumun her kesiminden bana geceye kadar yansıyacak olumlu olumsuz tüm görüşleri sandığa giderken sizlerden gelen talep üzerine son kez yazacağım.