Geçen ay bir yurt dışı seyahatinde CHP’nin Hatay kurmaylarıyla son süreci konuştuk. Dönüşte ise yaklaşan kongre sürecini ve CHP’nin iç dengelerini masa yatırdık.Masada Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş ve Hatay Milletvekili Mehmet Güzelmansur’un yanı sıra değerli eşleri vardı.Güzelmansur bana yaklaşan kongrelerden ne çıkar diye sordu.Bende CHP’nin mutfağında yetişmiş iç dengeleri iyi takip eden bir isim olarak toplumun her kesiminden aldığım dönüşleri derleyip cevap verdim.Kongrelerden kavga gürültü çıkarsa,uzlaşmayanın payına düşecek büyük bir hezimet ve hayal kırıklığı çıkar dedim.Başkan Savaş araya girdi ve dedi ki;Önerin nedir ?Önerimin uzlaşı çerçevesinde birlik ve beraberlik içinde toparlanmaktan başka bir seçenek olmadığını ayrıntılı anlattım.AK Parti’nin son dönemde ortaya koyduğu bunaltıcı politikadan duyulan tepkinin bu dönem ülkenin büyük bölümünde rahatsızlık yarattığını bu sebeple CHP dışında ki seçmenin de bundan etkilendiğini,CHP’nin toplumdaki güven sorunu kalkarsa önünün açık olduğunu ve bu fırsatın iyi kullanılması durumunda iktidara ilk defa bu kadar yaklaşıldığını hatırlattım.Tabi bu arada CHP tabanı ile CHP’ye oy veren seçmenin birbirinden ayrıştığı yönleri de göz ardı etmemek gerektiğini.CHP tabanı partisinin iç iktidarını ve dengelerini emek ve hakkaniyet düzeyinde her koşulda önemseyen tabana sahip olduğunu.Tabanın parti içi mücadelede takdir etmek istediğinden taviz vermeyeceğini.CHP seçmenin bir bölümünün ise daha kozmopolit bir kitle olduğunu.Siyasi konjonktür neyi gerektirirse o yöne eğilim olacağını.Örneğin 2014 yerel seçimlerinde Lütfü Savaş AK Parti’de siyaset yaparken CHP tabanı Başkan Savaş’a hem gezi sürecinde hem de Suriye meselesinde çok negatifti.Başkan Savaş’a yanlışlıkla oy dahi vermeyi içine sindiremeyecek ölçüde tepki veren seçmenin. CHP adayı olunca işin renginin değiştiğini aynı Lütfü Savaş ertesi gün aday tanıtım platformunda seçmen tarafından en çok alışını.Bugünki konjonktür'ün Hatay’da Başkan Savaş’ın da katkısıyla CHP'ye 490 bin oya aldırdığını.Bu durumun ideolojik bir uyumdan kaynaklanmadığını,büyük oranda AK Parti politikalarına karşı ortak paydada buluşma refleksi olduğunu anlattım.Özetle ifade etmek gerekirse CHP’de seçmenle partinin iç dengelerini tutan siyasi aktörlerin farklı olduklarını,CHP tabanında emek ve hakkaniyet ölçüsünde dinamik güç olmayı başaran isimlerin önemini hatırlattım.O tür isimlerin parti tabanında hancı,konjonktür gereği parti içinde yer alan aktörlerin ise genelde yolcu olarak görüldüğünü ifade ettim.Bu strateji milletvekilliği, belediye başkanlığı,il başkanlığı,ilçe başkanlığı,parti meclisi gibi görevlerde daha da belirginleşirken bu hassasiyetleri dikkatle takip etmenin öneminden söz ettim.
Parti Tabanı Başkan Savaştan Beklentimiz Hizmet Diyor!
Başkan Lütfü Savaş ben bu partinin iç dengelerini sizler kadar detaylarıyla bilmem ama artık bu partide kavga gürültü olsun istemiyorum.Daha önce kavga gürültüye girdikte ne oldu,gelen gidenle düşman olduk. Düşmanlık kazandık durduk ne işimize yaradı dedi.Ben bu süreçte uzlaşıya açığım fakat uzlaşı olacaksa dayatma isimler üzerinde uzlaşı olmaz isimler tartışılır ve il başkanlığında ortak makul bir isim üzerinde anlaşılırsa uzlaşı çıkar diyerek fikrini net beyan eden mantıklı bir açık kapı bıraktı.Kaldı ki, parti tabanının Başkan Savaş'tan beklentisi partinin iç işlerine karışmaktan ziyade memlekete hizmet üretmesi yönünde. Milletvekili Güzelmansur’da ilkinde mutabakata açık bir görüş bildirdi.Tabi hal böyle olunca bende mutabakat için bir araya gelinmesinin ve masada herkesin eteğindeki taşları dökmesinin olumlu olacağını savundum.İlk oturumun dar çerçevede bir mutabakat masası,daha sonrasında ise genişletilmiş bir masa toplantısı önerim olumlu karşılandı.Daraltılmış kapsam da karşı tarafta kim var sorusunu haklı olarak merak edebilirsiniz.Bir tarafta CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na yakınlığı ile bilinen ve diğer Milletvekillerinden ayrı Başkan Savaş’a hiçbir diyet borcu olmadan üç dönemdir Milletvekili olarak mecliste görev yapan Serkan Topal’ın yanı sıra CHP camiasının bağrına bastığı ve defalarca uğradığı haksızlığa rağmen partisine olan sevgisi ve sahiplenme duygusunu kaybetmeyen önemli bir isim Servet Mullaoğlu yer alıyor.Bu iki isim daha önceki dönemlerde hiç bu kadar yakın olmamıştı.Her iki isim’de CHP tabanından aldıkları tepkide HBB’nin yeniden kazanılmasına rağmen hizmet ve eleman konusunda parti tabanında oldukçagerilim yaratan gidişattan rahatsızdı.İlgili kişilerin buna sessiz kalması ve CHP’nin oy deposu olarak bilinen bölgelere geçmiş dönemde bekledikleri ölçüde verilmeyen hizmetin,şimdiye kadar çeyreğinin verilmesin lütuf sayılması. Muhtarların kendi partilerinde hizmet dilencisi konumuna düşürülmesi ve sosyal medya hesaplarından şu sokak bu cadde için filana teşekkür,fistana teşekkür klişeleri,altı üstü bir asfalt için mahalle sakinlerinin sokağa inerek toplu resimle belediyeye teşekkür tekmili vermesi oldukça rahatsız edici hal almaya başladı.Belediyenin temel görevinin başında gelen hizmet sorumluluğu sanki bahşedilmiş çok büyük bir ayrıcalık olarak yansıtılıyor.Bu tabloya karşın büyüyen tepkiler Milletvekili Serkan Topal ve Servet Mullaoğlu arasındaki duvarın yıkılmasına vesile oldu.Her ikisini harekete geçiren konular ikili arasında oldukça etkili bir yakınlaşma sağladı.Tüm bu ayrıntılardan sonra mutabakat sürecine yönelik atılan olumlu adımlar CHP genel başkanı tarafından da dikkatle takip edildiğini net bir ifadeyle belirtebilirim.
CHP’de Kutuplaştıranlarla Kucaklaştıranlar Yarışacak
Tarafların hepsi,görünürde CHP liderinin ısrarla uzlaşı ve tek aday konusunda yaptığı vurgulara kulak vermişçesine masada buluşmaya hazırdı.Milletvekili Güzelmansur’un masada toplanma zamanına yakın başlayan sudan sebepleri rahatsız ediciydi.Uzlaşının büyüsü bozulmaya başlamasına rağmen karşı taraf soğukkanlılığını sürdürdü ve masada uzlaşıyı bozan taraf olmamak,partide çözüm bekleyen sorunlar için masaya oturmayı sabırla beklediler.Kısa bir süre sonra duyuldu ki;Güzelmansur ve Başkan Savaş etraflarında yer alan en yakın isimlere,bu arkadaşlar bizimle barışmak uzlaşmak için peşimizden koşuyor,bize aracı yolladılar bizde bunu kabul etmedik.Bakacağız düşüneceğiz gibi konuşmalar yaparak süreci tıkama mesaisi başlattılar.Genel merkez bu gelişmeleri ayrıntılarıyla an ve an takip etti.Milletvekili Güzelmansur;Kucaklaşmayı-Kutuplaşmaya,Tevazuyu-Hırçınlığa-Sağduyuyu-Öfkeye tercih edercesine Başkan Savaş’ı arkasına alarak Servet Mullaoğlu ve Serkan Topal’ın hiçbir yerde sandık kurmasına izin vermeyeceğiz söylemleri kulisleri rahatsız etti.Delegeleri masa başında yazacağız.Bizim dediğimiz olacak.Sandık kurdurmayacağız.Bize destek vermeyen ilçe belediye başkanlarına büyükşehirden hizmet gitmez,eleman alımı yapmayız tarzında konuşmalar ortamı daha da germeye başladı.Normal şartlarda ne Serkan Topal’ın nede Servet Mullaoğlu’nun,Güzelmansur’a kulislere yaydığı gibi barışmak için peşlerinden koşup aracı gönderdikleri kimse olmadı.Topal ve Mullaoğlu tüzük açıktır,sandık kurulmasını emrediyor biz sandıktan yanayız deyip duruyorlar ki halende aynı noktadalar.Bu teklifin öyküsü anlattığım gibi tamamen bir öneriyle başladı.Askı sürecinin akabinde delege seçimi için mahalle bazlı alınan ve kamuoyuna ilan edilen yönetim kurulu kararı,bizzat Antakya ilçe başkanı tarafından gece yarısı topladığı birkaç imzayla değiştirilmek istendi.Antakya ilçe yönetim kurulu üyelerinin rızası olmadığı halde aradaki samimiyet ilişkisinin suiistimal ederek gece yarısı imzalatılan kararın çoğunluğu bulmamasının ardından,Antakya yönetim kurulu acil toplandı ve İlçe başkanının görevi kötüye kullandığı gerekçesiyle 14 ıslak imzalı tutanağı genel merkeze rapor etti ve dünden beri ilçe başkanını yok sayarak istifasını isteniyor.Genel merkez ilk yapılan takvimin geçerli olacağı yönünde görüş bildirdi.CHP kulislerini ve tabanını bir hayli rahatsız eden bu gelişmenin arkasında Milletvekili Güzelmansur’un ve Başkan Savaş’ın durduğu iddia ediliyor.İşte bu gelişmeler gösteriyor ki Hatay’ın siyasi kompozisyonunu değiştirmeye aday gelişmeler devam edecek.Bu seçimin belli ki ana teması parti tabanını yok sayanlarla,parti tabanı için mücadele edenlerin arasında geçecek.
