Geçtiğimiz hafta sonu Ankara Bilkent’te CHP’nin gerçekleştirdiği 37.Olağan kurultayını geride bıraktık.Kurultay öncesi tüm Türkiye genelinde olduğu gibi özellikle de Hatay’da gözler gerçekleşen kurultaya çevrilmişti.Tek adayla girilen genel başkanlık seçiminde CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu delegeden tam not alarak hedefine iki yıllık aldığı yetki ile devam etti.Hemen hatırlatmakta yarar görüyorum daha önce ki yazılarımı hatırlayanlar özellikle kongrelere tek ses tek yürek girilmesi ve gerek PM üyeliği,gerek MYK üyeliği konusunda Hatay’ın toparlanmasına önemli katkısı olacağını ifade etmiştim.Kongre döneminde yaşanan kırmızı liste mavi liste ayrışması ve ardından kongrelerin gerçekleşmesine kadar ki süreden önce birlikte güçlü çıkmanın avantajlarını ifade etmiştim. Hatay’da siyaset yapan aktörlerin tüm olumlu ve olumsuz ayrıntılarını gerek yazdığım yazılardan, gerek üst yönetim güvendiği kaynaklardan süreci takip ederek bunun sonucunda ortaya bir irade koyacağını da vurgulamıştım.Nitekim genel merkezin ortaya koyduğu irade Hatay’da iki listenin de temsilcisi olan siyasi aktörlerin dediklerini yapmayarak hepsine uyarı niteliğinde bir mesaj verdi.Bu mesaj daha net bir dille ifade edilecek olursa sizin taşıdığınız sıfatları size biz verdik,biz alırız.Hiçbiriniz taşıdığınız sıfatları ön seçimle kazanmadınız.Bu yetkileri seçmene ve partililere karşı kişisel hırslarınız uğrunda koz kullanarak bize zorlama kararlar aldıramazsınız.İstisna kararlarda size o şansı tanımış olmamız sizin her dediğinizi yapacağımız ve size egolarınızı tatmin edeceğimiz bir oyun değildir siyaset.Hatay il örgütü öncesinden beri parti meclisi için bir öneri sunmuştu.Bu öneriyi de önceki yazımda paylaşmıştım.

Hatay'ın Temsilcisi Örgütlerdir

Milletvekili Serkan Topal’ın parti meclisine alınması hususunda hem fikir olduklarını,Milletvekili Serkan Topal’ın PM ye alınamaması durumunda, önerilen isimin üzerine başka bir isim yazılması durumunda örgütün rıza göstermediğini hele ki örgütleri yok sayarak hareket eden siyasi aktörler tarafından önerilecek hiçbir isimin tabana uygun ve uyumlu olmayacağını ifade ettiler.Genel merkez bu görüşün üzerine her iki cephenin önerisini askıya alarak bu dönem Hatay’dan beklenen parti meclis üyeliğini pas geçmiş oldu.Böylece son dakika operasyonları ile partide derin ayrışmalara neden olan bazı siyasilerin bu kurultayda ne son ne ilk dakika operasyon hamlesi karşılık bulmadı.Bu durumda Hatay’ın temsilcisi resmen örgüttür mesajı ortaya çıkmış oldu.Dilerim ki kararın arkasında ki siyasi irade en kısa sürede örgütlerle koordineli çalışacak siyasi aktörleri bu mesaj ile toparlar ve seçmenin iradesini tanıyarak parti emekçilerini hakkaniyet sıralamasında onura eder.Kongre sürecinin en başında bir durum tespiti yapmıştım ve demiştim ki;bu kongreler parti emekçileri ile parti emekçilerini yok sayan irade arasında bir mücadeleyi sergileyecek. Zira söylediklerimden daha farklı bir tablo yansımamıştı. Kazanamayacakları bir mücadeleyi kazanacaklarını sananlar,bunun yanlış olduğunu ortaya koyanlara kızar düşman olurlar.Tarih beni haklı çıkardı ve parti emekçilerine karşıt duruş sergileyenler hezimet yaşadı.Bugün tarihe not düşmek adına tekrar söylüyorum.Parti örgütlerini yok sayarak kişisel ikballeri uğruna demokrasiyi,parti emekçilerini,hukuku ve birbirini sevmesini bilmeyenlerin önümüzde ki süreçte CHP'de esamileri bile okunmayacak diye düşünüyorum.Tıpkı bir hastanın doktora gittiği zaman tahlil için bir damla kan verip bünyesinde var olan tüm hastalıkları gördüğü gibi bu kurultay sonrasında genel merkezin tüm siyasi aktörlere verdiği mesajda çok net okunuyor.Dilerim en kısa zamanda Hatay CHP’de parti içi iktidar kanadı ve muhalefet bir araya gelmeyi başarır ve seçmenin umutla beklediği en önemli sorunlara hızlı şekilde çözüm üreterek önümüzde olası bir baskın seçim için seçmenin karşısına daha güçlü ve umutla çıkar.Nede olsa bu kurultayın sloganı"İktidar Kurultayı".