• 19.04.2024 Cuma
    • USD Alış : 32.4324, USD Satış : 32.5624
    • EUR Alış : 34.6316, EUR Satış : 34.7704
    • SAR Alış : 8.5870, SAR Satış : 8.7325



  • Geçtiğimiz hafta CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK)toplantısında alınan karar uyarınca açıklanan takvime göre ilçe kongre delege seçimlerinin başlangıç tarihi 8 Kasım 2019 Cuma günü olarak belirlenirken,ilçe kongrelerinin delege seçimlerinin bitiş tarihi 1 Aralık 2019 Pazar olarak belirlendi. İlçe kongresi delege seçimlerine itirazlar,sonuçların ilanından itibaren 2 gün içinde ilçe yönetim kuruluna yapılacak ve İlçe yönetim kurulu 2 gün içinde karar verecek.İlçe yönetim kurulu kararına karşı itirazların ise 2 gün içinde il yönetim kuruluna yapılacağı belirtilirken,il yönetim kurulu itirazının 2 gün içinde kesin olarak karara bağlanacağı da duyuruldu. Tabi hal böyle olunca parti içi mücadelenin işaret fişeği de atılmış oldu.Geçmiş dönemlere baktığımız zaman CHP de süregelen geleneklerin birçoğunu bugünün görmemiz neredeyse imkânsız. Zira geçmiş dönemde parti içi mücadelenin keskinleştiği günlerde taraflara bakıldığı zaman çoğunluğu oluşturan kitlenin CHP emekçileri ya da seçmeninden oluştuğunu görebiliyorduk. Sucular filana küsmüş bucular filanla ittifak kurmuş derken,üç aşağı beş yukarı kaybeden her kim olsa da sonrasında kol kola girip birbirini kutlayarak yola devam edilirdi. Son dönemlerde ise ne yazık ki o tablodan neredeyse eser kalmadı. Parti yönetimleri çoğu yerde liyakat tan uzak, ahbap çavuş ilişkilerine dayalı okumayan,sorgulamayan, hedefi olmayan, parti tabanına ne maddi ne manevi hiç bir desteği olmayan ,rant kovalayan ve dünyadan, ülkesinden bir haber yaşayanların toplanma merkezi haline dönüştü. Bunun da adına, üzülerek belirtmek istiyorum ki çoğu yerde parti yönetimi dendi. Hal böyle olunca parti yönetimlerinde kalite yerlerde gezerken hırs ve ihtiraslar zirve yaptı. Bu rahatsızlık özellikle son dönemde üst yönetimin dikkatini çekti ve ilkeli duran MYK üyelerinin bazılarına katı kararlar aldırdı. Bu tabloya duyarsız kalmayan önemli isimlerin başında da CHP’de örgütlerden sorumlu genel başkan yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı oldu. Kısa bir süre önce Adana’da gerçekleşen bölge toplantısında çok net konuştu.

    Parti ilkelerini,yönetmenliğini,hedefini,Anayasası olan tüzüğünü hatırlattı. Partinin Cumhuriyet’le eşit yaşta olduğunu ve mevcut iktidarın baskıcı ve antidemokratik uygulamalarından duyulan rahatsızlık boyutunda gelinen son aşamada CHP’nin ilk kez iktidara bu kadar yaklaştığının altını çizdi. Özetle dedi ki;Parti örgütlerinin son zamanlarda yaşadığı yok sayılma anlayışı bu dönem yaşanmayacak. Vekil olsun,Belediye Başkanı olsun,kim olursa olsun kişisel hesaplarını kenara bırakacak ve partinin iktidara giden yolunda kilometre taşlarını örgütlerle birlikte uzlaşı içinde döşeyeceğiz dedi. Hiç kimse CHP’nin kurumsal yapısından ve gücünden daha üstün değildir. Ortaya çıkan bu tablonun kodlarını özellikle siyasetin yapıldığı en çetrefilli illerinden biri olan Hatay’da iyi okumak gerekiyor. Zira bu tablo da en etkin güç olarak kimler var bakalım;

    -Örgütün Ana Kademeleriyle-Kadın ve Gençlik kolları

    -Milletvekilleri

    -Belediye Başkanları

    -Partide etkin yetkisi olmayıp tabanda oldukça etkin siyasi aktörler

    -Partiyle bağlantılı etkin sivil toplum kuruluşları

    -Partiyle bağlantılı etkin medya organları

    - Partili etkin iş adamları

    Partinin mutfakta omurgasını oluşturan 7 farklı kategori mevcut. Tabi birde bu kategorilerin temsil ettiği kesimler ve partiye yeni katılanlar var.2011 Yılından bu yana dikkatle izliyorum,hiyerarşi dağınıklığı ve kopukluğu yüzünden parti temsilcileriyle seçmen arasında bir türlü istenilen düzeyde güçlü bir birliktelik sağlanamadı. 2011 öncesinde kabul edersiniz etmezsiniz partide bir hiyerarşi ve o hiyerarşiyi oluşturan katmanlarla halk arasında daha sıcak ve etkin bir iletişim şekli vardı. Aslında tıkanıklık burada başlıyor burada çözüm arıyor. Parti hiyerarşiyle yönetildiği dönemde zaman zaman sancılı günler yaşardı. Hiyerarşinin dağıldığı dönemde de daha sancılı dönemler yaşar oldu.O zaman hiyerarşinin üst katmanları ara sıra hizipçilikle suçlanıyordu. Son dönemde suçlayabilecekleri ne hiyerarşi kaldı hizip kaldı. Ne acıdır ki,seçmen bir kaç aktör dışında sorunlarına çözüm üreten muhatap bulamaz oldu. Hal böyle olunca sorunlar artmaya başladı. 15 ilçede başkan adayları ve sonrasında İl başkanlığı için sahada kimi isimler çalışma başlatmışken kimi aktörlerin isimleri de kulisleri bir hayli hareketlendirdi. Bazı ilçelerde aday borsası zirveyi görmüşken bazı ilçeler sessizliğini koruyor. Defne’de çalışma yürüten adayların başında örgütlerden sorumlu İl başkan yardımcısı Akın Parlakyıldız yoğun tempoda çalışırken,diğer bir yandan yılların partili ismi Nihat Aşkar çalışmalarını sürdürüyor. Mevcut ilçe başkanı büyükşehir çalışanı olduğu için partinin üst yönetimi belediyelerde çalışan kadroların partide görev almasını uygun bulmuyor. İsmi kulislerde dolaşan fakat henüz netleşmeyen İl sekreteri parti emekçisi Ozan Öfkeli adı geçenler arasında yer alıyor. Genç isimlerden bir diğeri de hali hazırda olan İl gençlik kolları başkanı Ali Kemal Kazar olduğu konuşuluyor. Samandağ’da ise çok ciddi bir sessizlik hâkim. Mevcut ilçe başkanı hazırlıklarını gayet rahat şekilde olağan takvime göre seyrinde yürütmeye hazırlanırken karşısına çıkacak henüz bir adayın bulunmadığı konuşuluyor.Antakya’da ise mevcut başarılarıyla her kesimin takdirini toplayan İlçe başkanı Gökay Gökdemir aynı şekilde çalışmalarını olağan sürece hazırlık aşamasında dikkatle yürütüyor. Diğer tarafta üzerinde mutabakat sağlanması sonucu görevden kaçmayacağı konuşulan isimlerden biride Kenan Kantarcı’nın ismi kulislerde geziyor. Daha önce İlçe başkanlığı için nabız yoklayıp seçime giren ve kıl payı ile seçim kaybeden Kamil Atay’ın adı da geziyor.Son olarak İl gençlik kolları eski başkanı Ümit Kutlu yaptığı sessiz sedasız çalışmalarla kulis bilgilerine düşen isimler arasında yerini alıyor. Arsuz’da  Gökmeydan mahalle muhtarı Eşref Karayün çalışma yürütürken,mevcut başkan Faik Çekin’in koltuğunu sallayacağı konuşulan partinin emektar kanadından gelen genç isim Mahmut Şirin hummalı bir çalışmayla siyasi dengeleri bir hayli hareketlendirmiş görünüyor. İskenderun’da yılların tecrübeli,başarılı ve sevilen siyasetçisi mevcut başkan Yusuf Mansuroğlu’na bu dönem alternatifsiz isim gözüyle bakılıyor. Buna rağmen nabız yokladığı konuşulan Mustafa Çöloğlu’nun ismi dolaşıyor. İlçeler bazında şu ana kadar bana yansıyan isimler bunlar iken İl Başkanlığı için adı kulislerde heyecan ve şaşkınlık yaratanlarda ayrı bir kulvarda geçiyor. Mevcut başkan Halil İbrahim Özgün şansını bir kez daha denemek için yaptığı ilçe ziyaretleri Hatay’ın her tarafında konuşuluyor. İl başkanlığı için resmi açıklama yapan tek kadın isim ise Ferda Bakır görüşmelerini ciddi sorumluluk çerçevesinde sürdürüyor. Gelelim kulisleri bana ulaşan isimlere; Hatay Sanayici ve İş İnsanları Derneği (HASİAD)Başkanı Gökhan Alkan,Ecz. Mehmet Gönenç, Ortopedi Uzm.Ramiz Parlar,Defne Belediyesi Eski Başkan Yardımcısı Derya Altunay,İskenderun Ticaret Odası Başkanı Levent Hakkı Yılmaz,İl Başkan Yardımcısı Av.Bekir Atahan ve önceki dönemlerde Antakya Belediye Başkanı olarak bir dönem görev yapmış İris Şentürk’ün adı şu ana kadar İl Başkanlığı için kulislerde nabız tutuyor. Genel Merkez’in çok yakından izlediği bu sürecin ayrıntılarını özellikle geçtiğimiz hafta yazmayı hedeflemiştim. Ertelenmesi daha doğru olan o çok önemli bir gelişmenin kulis bilgilerini en tarafsız ve gerçek şekliyle yakında aktaracağım.