• 20.04.2024 Cumartesi
    • USD Alış : 32.4868, USD Satış : 32.6170
    • EUR Alış : 34.6012, EUR Satış : 34.7398
    • SAR Alış : 8.6012, SAR Satış : 8.7470



  • CHP’de gerçekleşen 37.Olağan kurultay sonrası Muharrem İnce’nin ansızın aldığı parti kurma kararı Cumhuriyet Halk Partisini paniğe sevk etmiş görünüyor.Muharrem İnce’nin“Değişime imza veren Milletvekillerini,Belediye Başkanlarını,Kurultay Delegelerini dışla sonra dostlarınla hayal kur.Bölücü olan kim?”Tiwitinin ardından kritik bölgelerde oyları bölmesinden endişe edilen Muharrem İnce'nin partide kalması için ikna edilme çabaları yoğunlaştı. Diğer bir taraftan İnce’nin karşısında yer alan partililer ise gitmesi taraftarı.İnce'nin partiden ayrılmasına ihtimal verilmemesi üzerine yaşanan gelişmeler sonrası CHP'de hareketli günler yaşanıyor.CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu İnce'ye cevap veren veya hedef alan partililere talimat verdi.İnce konusunda kimsenin konuşmasını istemeyen Kılıçdaroğlu,cevabı kendisinin vereceğini söyledi. Kılıçdaroğlu'nun İnce'ye MYK’yı açıkladıktan sonra yanıt vereceğini söyleyebilirim.12 Ağustos günü İnce’nin bir açıklama yapacağı ve bu açıklamada seçim gecesinde ne yaşandığını ve neden o gece sustuğunu ayrıntılarıyla anlatacağı bilgisi kulislere bomba gibi düştü.Muharrem ince kulislerde“benim öncelikli hedefim CHP’nin içinde yer alan küskünlerdir” demesiyle birlikte gözler parti içi küskünler ve muhalif olan kanatlara çevrildi.Hal böyle olunca Hatay ekseninde mevcut muhalif ve küskünlerin ne yapacağı merak konusu oldu.Her ilin kendi iç dengelerine baktığımız zaman küskün ve muhalif olan isimlerin bir hayli yüksek olduğunu ifade edebilirim.Fakat siyasette hele ki CHP gibi bir partide muhalif ve küskün olmak yeterli olmuyor. Küskünlerin o ildeki siyasi ağırlıkları nedir o da önem arz ediyor.Bazen Refik Eryılmaz’ın yanı sıra Hilmi Yarayıcı ve partide çeşitli görevler üstlenen Nihat Matkap gibi partiye şu ya da bu sebeple karşı tavır sergilemelerine rağmen şans bir anda kapılarını çalarken,küskün ve muhalif olmadıkları halde partide var gücüyle çabalayan çoğu siyasi aktör talihsizlikler sonucu hedefine ulaşamıyor. Bu paradox CHP’nin olası bir baskın seçimde ileride önüne nasıl bir tablo sergiler merak konusu. Ekonominin her geçen gün daha zor şartlar yarattığı bir dönemde baskın bir erken seçim olur mu sorusunu sormak yerine olacağına artık kesin gözüyle bakmak daha rasyoneldir.Zira erken baskın seçimin merakından çok asıl merak edilecek konu ise seçimden sonra ne olur!Kabul ederiz ya da etmeyiz ama bana sorarsanız Tayyip Bey ne yapar eder seçim sonrası ya geniş tabanlı bir koalisyon kurdurur ya da zorlanacak olur ise azınlık hükümetine dahi sıcak bakarak önünün netleşmesine odaklanabilir.AK Parti Genel Başkanı’nın kendi tabanında sahayı ve sahadaki siyasi aktörleri çok iyi tanıdığını biliyoruz.Bu gerçekten yola çıkacak olursak Davutoğlu ve Babacan gibi uzun yıllar birlikte çalıştığı bu siyasi aktörleri ve çevrelerinde ki kadroları iyi analiz edeceği gibi hepsinin çapına göre farklı görevler verebilir.Bence bura da asıl şu soruya cevap aramakta yarar var! CHP’de ayrışma yaşanırsa ne olur? Bu dalga durulur mu?Büyür mü?Bu dalgaya kimler destek verir ya da üzerinde sörf yapar ilerleyen günlerde göreceğiz.