Genel

"Efsane renk" Edirne kırmızısının elde edildiği kök boya bitkisinin üretim çalışmaları sürüyor

Osmanlı döneminde, formülü Avrupa'ya casusluk olaylarıyla çıkarıldığı için "efsane renk" olarak anılan Edirne kırmızısının elde edildiği kök boya bitkisinin üretim çalışmaları sürüyor.

EDIRNE (AA) - Tarım ve Orman Bakanlığı Trakya Tarımsal Araştırma Enstitüsünün Karaağaç Mahallesi'ndeki Tıbbi Aromatik ve Boya Bitkileri Bahçesinde yetiştirilen bitkinin kent genelinde yaygınlaştırılması ve adaptasyonunun sağlanması için deneme ekimleri yapılıyor.

Bu kapsamda geçtiğimiz yıllarda ekilen ve hasadından elde edilen tohumlarla yetiştirilen fideler toprakla buluşturuldu.

Kök boya bitkisinin ekim alanlarının artırılarak, sektörün ihtiyacına cevap verilmesi amaçlanıyor.

Enstitü Müdürü Doç. Dr. Adnan Tülek, AA muhabirine rengin elde edildiği bitkinin yetiştirilmesi için önemli çalışmalar yaptıklarını söyledi.

Edirne kırmızısının tarihsel bir önemi olduğunu belirten Tülek, "Edirne kırmızısı kent için kültürel bir değer. Rengin tekrar kullanımının sağlanması ve kent kültürüne kazandırılması için çaba sarf ediyoruz." dedi.

Tülek, bitkinin adaptasyonunun sağlandığını, bölge üreticilerine örnek olacak denemeler yapıldığını kaydetti.

Edirne kırmızısının öyküsü

Dünya tekstil sanayisinde önemli bir yere sahip Edirne kırmızısı, 15'inci yüzyılda şehirde kök boya olarak üretildi.

"Tuğla kırmızısının daha parlağı" olarak nitelenen rengi elde eden ve adına "Edirne kırmızısı" diyen iki boya ustası, formülünü bir süre sonra Fransa'ya götürerek bu rengin Avrupa'daki tekstil sanayisinde yaygınlaştırılmasını sağladı.

Fransa'da 1740'lı yıllarda üretildikten sonra "Rouge d'Adrinople" (Edirne kırmızısı) adıyla sektörde yer edinen renk, özellikle tekstil alanında kullanıldı.

Edirne'de tarihi yapıların süslemelerinde ve şehrin geleneksel el sanatlarında kullanılan renk, aradan geçen süreçte unutulmaya yüz tuttu.

Rengin doğduğu topraklarda yeniden gündeme gelmesi amacıyla Edirne Valiliği, Trakya Üniversitesi ve Trakya Tarımsal Araştırma Enstitüsü öncülüğünde başlatılan çalışmalar sürüyor.


Muhabir: Gökhan Zobar