• 26.04.2024 Cuma
    • USD Alış : 32.4519, USD Satış : 32.5820
    • EUR Alış : 34.7988, EUR Satış : 34.9382
    • SAR Alış : 8.5935, SAR Satış : 8.7391



  • KÜRT DEVLETİ ARKASINDAKİ NİYETİ YENİ Mİ ANLADINIZ?

    Birbirine düşman görünen İsrail ile Suudi Arabistan, yeni bir Ortadoğu planı üzerinde daha üç yıl önce anlaşmışlardı. İki ülke, 2014\'ten beri 17 ayda beş kez gizlice masaya oturmuş ve yedi maddelik bir plan hazırlamışlardı.

    Suudi Arabistan ile İsrail’in anlaştıkları yedi madde şöyleydi:

    1. Türkiye sınırında bağımsız bir Kürt devletinin kurulması,

    2. Ortak bir Arap ordusunun oluşturulması,

    3.İran’da rejim değişikliğinin yapılması,

    4. İsrail ve Araplar arasında bir barış planının yapılması,

    5. Körfez ülkelerinin birlikte hareket etmesi,

    6. Yemen’de barış sağlanması,

    7. Arap dünyasındaki demokratik hareketlerin desteklenmesi.

    İsrail eski büyükelçi Dore Gold ile Suudi Arabistan eski istihbarat danışmanı Macid Eşki, 4 Haziran 2015’te yedi maddelik planı, ABD’de Washington’da CFR (Council on Foreign Relations-Dış İlişkiler Konseyi) toplantısında açıkladılar.(1)

    1921’de kurulan CFR, ABD’nin stratejilerini belirlemede en güçlü aktör. Dünyanın en güçlü bankeri George Soros, ABD Merkez Bankasını uzun süre yönetmiş olan Alan Greenspan, ABD dış politikasında etkili olan Henry Kissinger, ABD’nin dünyayı yöneten ve stratejilerini yazan Zbigniev Brzezinski (birkaç ay önce vefat etti), ABD tarihinin ilk kadın başkan yardımcısı Albright Madeleine CFR üyelerinden bazılarıdır. Hepsinin ortak özelliği Yahudi kökenli olmalarıdır.(2)

    Toplantıda Suudi Arabistan temsilcisi Eşki, “Büyük Kürdistan” devletinin kurulmasını savunduklarını vurguladı.(3) Açıklamada şunlar söylendi:

    “Suudi Arabistan ve İsrail, bağımsız bir ‘Büyük Kürdistan’ projesini desteklemektedir. Kurulacak bir Kürdistan, bölgede İsrail ve Suudi Arabistan’ın ortak hasmı İran’dan, Türkiye’den ve Suriye’den alınacak topraklar üzerinde kurulacağı için iki ülke de bundan memnuniyet duyacak, böylece bölgede genişleme ve neo Osmanlı hayalleri kuran Türkiye de bu hayallerinden vazgeçmek zorunda kalacaktır.”(4)

    Suudilerin şeytan dedikleri İsrail ile Suudi Arabistan’ın çıkarları, Türkiye’nin toprak bütünlüğünü yok edecek bir Kürt devletinin kurulmasında örtüşmüştü.

    Ne zaman? 2015’te. Yani iki yıl önce…

    Türk basını bu açıklamayı gördü mü? Hayır…

    Peki, Türkiye’de bu konu tartışıldı mı? Hayır…

    Ne oldu? Türkiye’yi İsrail’le beraber bölme planı üzerinde anlaşan Suudi Arabistan, Türkiye’yi yönetenlerin en yakın dost ülkesi oldu.

    Ve, bu anlaşmadan iki yıl sonra 13 Eylül 2017’de, İsrail Genelkurmay Başkanı Yardımcısı: “Biz PKK’yı terör örgütü olarak görmüyoruz” dedi. Hemen ardından Başbakan Netanyahu: “PKK’yı terörist örgüt olarak kabul ediyoruz, ancak Kürt halkının kendi devletini elde etmesi konusundaki meşru çabalarını destekliyoruz” açıklamasında bulundu.(5)

    Türk basını bu açıklamayı gördü. Ve sanki yeni bir açıklamaymış gibi sunuldu…

    2015’te ABD’de Kürt Devleti’nin kurulması için anlaştıklarını resmi ağızdan bildiren İsrail ve Suudi Arabistan’ı görmeyen göz, duymayan kulak, iki yıl sonra birden dikkat kesildi.

    Siz gülün… Çünkü, benim gülme refleksim iyice zayıfladı…

    Tabi, Barzani’nin Türkiye’yi yönetenler tarafından el üstünde tutulması konusu da, stratejik öngörü sanatının henüz keşfedilmeyen bir yeniliği.

    Kuzey Irak’ta bağımsızlık referandumu yapılsa da yapılmasa da, ülkelerin niyetleri çok açık ve bir sır değil. Konu, el üstünde tuttuklarınızın sizi bölme hedefleri. Konu, stratejik öngörü ve diplomatik olgunluk. Konu, ulusal çıkarlar ve dış politika…

     (1) Mehmet Ali Güller, Suriye’nin Sevr’i Amerika Koridoru, Kaynak Yayınları, İstanbul, 2015, s. 85.

    (2) İsmail Tokalak, Dünyayı Yönetenler ve Sistemleri, Gülerboy Yayıncılık, İstanbul, 2008, s. 99-100.

    (3) Regional Challenges and Opportunies: The View From Suudi Arabia and İsrail, CFR, 4 Haziran 2015.

    (4) Fatih Altaylı, Habertürk Gazetesi, 14 Eylül 2017.

    (5) Hürriyet.com., 13 Eylül 2017.

    Kaynak: Gerçek Gündem